Bel Kayması – Spondilolistezis

Bel Kayması Tedavisi

Bel Kayması – Spondilolistezis

 

Halk arasında bel kayması olarak bilinen spondilolistezis, omurganızdaki omur adı verilen kemiklerden birinin öne doğru kayması sonucu oluşan bir durumdur. Çeşitli dereceleri vardır. Bazı durumlarda ağrılı olabilirken, bazı durumlarda ağrısız olabilir. Omurga boyunca herhangi bir yerde olabilir, ancak en çok bel kısmında görülür.

 

Bel Kayması Nedir?

 

Bel kaymasını iyice anlamak için öncelikle temel bir omurga anatomisine değinmek gerekir. Omurgamızda birbiri üzerinde oturan 33 adet kemik vardır. Bu 33 kemiğin 24’ü birbiri üzerinde hareket edebilir. Leğen kemiği ve kuyruk sokumu bölgesindeki omurlar ise birbirine yapışıktır ve hareket etmezler. Boyun, sırt ve bel bölgesindeki omurlar birbirlerine yapışık değildir. Bu sayede birbiri üzerinde öne-geriye, sağa-sola hareket edebilirler.

Omurga Bölümleri

 

Boyun ve sırt bölgesindeki omurlar, daha yukarıda olduğu olduğu için üzerine az yük biner. Boyun bölgesindeki omurlar sadece başın ağırlığını taşır. Sırt bölgesindeki omurlar ise baş ve kolların ağırlığını taşırken, bel bölgesindeki omurlar baş ve kollarla birlikte bütün göğüs-karın bölgesinin ağırlığını taşımaktadır. Bu nedenle hareket halindeyken en fazla basınca maruz kalan omurlar bel bölgesindeki omurlardır. Bu yüksek ağırlık taşıma görevi nedeniyle, omurgada bir kayma durumu görülme riski en yüksek olan bölge bel bölgesindeki omurlardır.

 

Bel kaymasının, omurgada belde sık görülmesinin bir nedeni de bel bölgesindeki omurların açılanmasıdır. Bel bölgesinde lordoz adı verilen bir açılanma mevcuttur. Bu açılanma bel bölgesinin yük taşıma kabiliyetini ve hareketliliğini arttırır. Bu açılanma sayesinde yük karşısında yükün yaylanarak yumuşatılmasını sağlar. Bu yapının böyle bir avantajı olduğu gibi, uzun vadede omurgada yıpranma görüldüğü zaman, bu açılanma omurların birbiri üzerinde kaymasına da yol açar.

Bel Kayması - Spondilolistezis

Bel Kaymasının Seviyeleri Nelerdir?

 

Bel kaymasının çeşitli dereceleri vardır. Bir omurun, bir alt omur üzerinde ne kadar ileri gittiğine bağlı olarak 5 kademede bel kayması sınıflandırılır.

Birinci seviye bel kaymasında kayma alt omurun %25’inden azdır

İkinci seviye bel kaymasında kayma alt omurun %25 ile %50 arasındadır

Üçünci seviye bel kaymasında kayma alt omurun %50’i ile %75 arasındadır

Dördünci seviye bel kaymasında kayma alt omurun %75 ile %100 arasındadır

Beşinci seviye bel kaymasında kayma alt omurun üzerinden tamamen kaymıştır.

Bel Kaymasının Seviyeleri

 

Bel Kaymasının Nedenleri Nelerdir?

 

Bel kaymasında temel problem omurlar arasında bulunan ve omurga kemiklerini birbirine bağlayan disklerde ve bağlarda yıpranma sonucunda görülür. Bu yapılar yıprandığı zaman omurları birbirine sıkı sıkıya tutamaz hale gelir. Bunun sonucunda da omurlar birbiri üzerinde aşırı miktarda kayar ve bel kayması meydana gelir.

 

Aşırı Yüklenme

Bel kayması omurgaya aşırı miktarda yük bindirildiği durumların yıllarca devam ettiği durumlarda görülür. Jimnastik, futbol ve halter gibi lomber omurganın sık sık aşırı gerilmesini (hiperekstansiyon) gerektiren sporlara katılan gençlerde ortaya çıkma olasılığı yüksektir. Bunun yanı sıra yüksek kilolu bireylerin bel bölgesine binen yükün artması sonucunda yaş ilerledikçe bel bağlarında yıpranması görülür. Bunun sonucunda da bel kayması görülebilir.

 

Travma

Nadiren görülmekle birlikte yüksek şiddetli travmalarda bel omurlarında kayma görülebilir. Trafik kazası, yüksekten düşme, yük altında ezilme gibi ekstrem kazalar sonucunda bel kayması görülebilmektedir. Düşme, burkma, tökezleme gibi basit travmalarda bel kayması oluşmaz.

 

Bel Kayması Kimlerde Görülür?

 

Bel kayması yetişkin popülasyonun yaklaşık %4 ila %6’sında görülür. Unutulmamalıdır ki bel kayması ağrısız bir durum olarak farkına varmadan yıllarca sessizce omurganızda durabilir. Bu durumda bel kayması bir problem olarak görülmez. Çoğunlukla 50 yaş sonrasındaki bireylerde yaşlanma sonucundaki yıpranma ile birlikte görülür.

 

Bel Kaymasının Belirtileri Nelerdir?

 

Çoğu durumda, bel kayması olan hastalarda herhangi bir belirgin semptom görülmez. Bu nedenle pek çok bel ağrısının ardında yatan problem olabilir. Alakasız bir yaralanma veya durum için bir röntgen çekilene kadar bel kayması olduğunun farkına bile varılmayabilir.

 

Semptomlar ortaya çıktığında, en yaygın semptom bel ağrısıdır. Bu ağrı:

  • Bir kas gerginliğine benzer bir ağrı olarak hissedilebilir
  • Kalça ve bacağa doğru yayılan, çoğunlukla popo kısmına yayılan bir ağrı olarak açığa çıkabilir
  • Ağrı yürüme ve ayakta durma ile artar, oturunca ve dinlenince azalır

Bel kayması olan hastalarda aşağıdaki semptomlar sık olmamakla birlitke eşlik eden semptom olarak görülebilir.

  • Sırt bölgesinde sertlik ve tutukluk
  • Arka bacak kaslarında gerginlik ve sertlik
  • Ayakta durmakta ve yürümekte zorluk
  • Nadiren görülen bir durum olarak bel kayması sonucu sinir sıkışması meydana gelir ve bacağa doğru yayılan uyuşma karıncalanma görülebilir

Bel Kaymasının Teşhisi Nasıl Konulur?

 

Hasta hikayesi yukarıda belirtilen bulguları içeriyorsa, çoğunlukla fiziksel muayene ile birlikte radyolojik görüntüleme istenir. Radyolojik görüntüleme olmadan kesin teşhis konulamaz. Fiziksel değerlendirme ile kişilerde bel kayması olduğu anlaşılması mümkün değildir. Bel kayması teşhisi için en kesin ve en güvenilir görüntüleme yöntemi röntgen filmi çekmektir. Bunun yanı sıra ağrının olası başka faktörlerini elemek için MR görütüsü de istenebilir. Böylece ağrısız veya hafif derecede olan bir bel kayması mevcut ise, alternatif teşhisler de MR incelemesi ile değerlendirilebilir.

 

Bel Kayması Teşhisinde Röntgen

 

 

Bel Kayması Tedavi Yöntemleri Nelerdir?

 

Ameliyatsız ve ameliyatlı olarak iki temel tedavi yöntemi bulunur. Bu iki yaklaşımda da ortak hedefler vardır. Bel kayması tedavisinin amaçları şunlardır:

  • Ağrıyı azaltmak
  • Pars kırığı adı verilen durum varsa bunun iyileşmesine olanak tanımak
  • Hastayı spora ve diğer günlük aktivitelere döndürmek

 

Ameliyatsız Bel Kayması Tedavisi

 

Düşük dereceli bel kayması olan çoğu hasta için, sahip olunan semptomlar cerrahi olmayan tedavi ile düzelmektedir. Bilimsel çalışmalar gösteriyorki bel kayması olan hastaların yalnızca %10-%15’i ameliyata ihtiyaç duyar.

 

Kaynak: Treatment of Instability and Spondylolisthesis

 

Hastaların %85’i ameliyatsız tedavilerle bel kaymasının yol açtığı ağrı ve şikayetlerden kurtulmaktadır. Bunun için omurga biyomekaniğini göz önüne alan ve bel kayması durumunu kompanse edecek egzersiz ve hareket kontrolü egzersizleri yapılması gerekir. Yapılan araştırmalar bel kayması olan kişilerde fleksiyon yönünde egzersizlerin ekstansiyon yönünde yapılan egzersizlerden daha etkili olduğunu göstermiştir. Aynı zamanda bu iki egzersiz yaklaşımının yanı sıra bel stabilizasyonunu arttıran egzersizlerin bütün hastalarda faydalı olduğu bulunmuştur.

 

Kaynak: Nonoperative Treatment in Lumbar Spondylolysis and Spondylolisthesis: A Systematic Review

 

Bel kaymasına yönelik egzersizlerde temel amaç bel bölgesi stabilizasyonunu arttırmaktır. Stabilizasyon arttırmak, belin omurlar üzerindeki hareketi esnasında kontrolün yerçekimi, dış kuvvetler gibi faktörlerden alınarak kas kasılması ile meydana gelmesini sağlamak anlamına gelir. Böylece hareketin kontrolü ele alınmış olur ve kaymanın ilerlemesi engellenebilir.

 

Egzersizler transversus abdominis adı verilen bir kasa odaklanarak planlanır. Bel bölgesinde temel stabilizasyonu sağlayan kas bu kastır. Karın duvarını tamamen saran bu kas, eğer güçlü olur ve kontrolü sağlanırsa karın duvarını sabit tutar ve bele bile binen yükü azaltacaktır. Aynı zamanda belin kaydığı yönün tersi yönünde bir basınç oluşturacağı için, bel kaymasını durduracaktır.

 

Ameliyatsız Bel Kayması Tedavisi

Egzersiz tedavisinde ilk basamak kası kontrol etmeyi öğrenmekle başlar. Burada hedef dokunma ile transversus abdominisi hissetmek ve diğer karın kaslarının en az şekilde devreye girerek izole bir şekilde kasılmasını sağlamaktır. Burada yapılacak alıştırmalardan sonra kasılma süresini uzatmak ikinci hedeftir. Daha sonra kasılma kontrolü sağlanınca yüklenme tipi egzersizlere geçilir.

 

Yüklenmede ilk basamak sırtüstü yatarak yapılan egzersizlerdir. Transversus abdominis kası kasılarak düz bacak kaldırma, top sıkıştırma, köprü kurma gibi egzersizler yaptırılır. Burada amaç bel bölgesinde hareket açığa çıkarken, transversus abdominis kasının kasılmasını sürdürmektir. Böylece omurgada hareket gerçekleşirken dahi bel stabilizasyonu sağlanmış olur. Böylece bel kaymasının ilerlemesi engellenir ve hareket kontrolü kazanılmış olur.

 

Bel Kayması Egzersizleri

 

Hasta sırtüstü egzersizlerde hiçbir ağrı hissetmediği, ve egzersiz boyunca kasılmayı tutabilir hale geldiği zaman ayakta veya oturarak yapılacak olan egzersizlere geçirilir. Bu böylece omurgaya yerçekimi etkisi dikey bir şekilde geldiğinde dahi bel stabilizasyonunun bozulmamasına yönelik çalışılır. Ayakta transversus abdominisi kasarak yapılacak diz çekme, squat, deadlift paternleri gibi egzersizler hastanın günlük yaşam aktivitelerinde stabilizasyonu korumasını sağlayacaktır.

 

Bu egzersizlerin ilerleyişi tamamen kişiye özel olmaktadır. Bazı hastalarda seans içerisinde ilerleme kaydedilirken bazı hastalarda seanslar arasında ilerleme kaydedilir. Bu farklılığı yaratan şey ise hastanın fiziksel durumu, egzersize uyumu, bilişsel becerisi, bel kaymasının derecesi gibi faktörlerdir.

 

Bel Kaymasında Cerrahi Tedavi

 

Her ne kadar yapılan araştırmalarda, bel kayması problemine sahip kişilerde ameliyatsız tedavi büyük oranda başarılı olsa dahi bazı durumlarda hastalar ameliyat olmak zorunda kalabilir. Aşağıdakilere sahip olan bey kayması olan hastalara cerrahi önerilebilir:

  • Şiddetli ağrı veya 4. Seviye ve üzeri kayma
  • Hızlı bir şekilde ilerleyen kayma
  • En az 3 ay egzersiz temelli fizik tedaviden hiçbir fayda görmeyen hastalarda

ameliyat önerilebilir.

Beşinci lomber omur ile sakrum arasındaki spinal füzyon, bel kayması hastalarının tedavisinde en sık kullanılan cerrahi prosedürdür. Bu ameliyat türünde bel omurları çivi yardımıyla birbirlerine birleştirilir ve böylece kayma engellenir.

 

Bel Kayması Ameliyatı Sonrasında Neler Yapılmalı?

 

Bel kayması sonrası ameliyat yapıldığı zaman, uygulanan ameliyat tekniğine göre tedavi programı değişmektedir. Hangi teknik veya yöntem olursa olsun her ameliyat sonrası hastalar mutlaka fizik tedavi almak zorundadır. Aksi takdirde ameliyat nedeniyle zayıflayan kaslar kişinin günlük yaşam hareketlerinde yine zorlanmasına yol açacaktır. Aynı zamanda yapılan ameliyat sonrasında bel omurları birbirlerine sabitlendiği için hareket kısıtlılığı gelişecektir. Bu gelişen hareket kısıtlılığını en aza indirmek için manuel terapi ve egzersiz temelli bir fizik tedavi almak gerekir.

 

Yapılan ameliyat sonrasında genellikle 6 hafta boyunca herhangi bir zorlayıcı manevra yapılmaması gerekir. Yapılan işlemlerden sonra kemiklerin ameliyata uyum sağlaması için 6 hafta istirahat veya pasif fizik tedavi metodları uygulanabilir. 6. haftadan sonra ameliyata ve hastanın bel kaymasının şiddetine göre egzersizlere başlanabilir. Erken dönemde çoğunlukla sırtüstü yatarak egzersizler verilmesi gerekir. Böylece yerçekimi etkisi ile omurgaya binen yük elimine edilecektir. Tam olarak güvenli olması açısından ayakta ve dirençli egzersizlerin 12. Haftadan sonra başlanırması gerekir. 12. haftadan sonra omurgada dinamik egzersizlere geçilebilir. Hastanın şikayetlerine ve fiziksel duruma göre belirlenecek şekilde her türlü egzersiz yapılabilir.

 

Sporcularda Bel Kayması

 

Sporcularda bel kaymasının nedeni kesin olarak bilinmemektedir, çok faktörlü olaylar sonucundan sporcularda gelişir. Birçok yazar, özellikle hiperekstansiyon ve gövde rotasyonu ile tekrarlayan mekanik stresin birincil rol oynadığını düşünmektedir. Bel kaymasının %71-95’i L5’te ve %5-23’ü L4’te meydana gelmektedir. Sporcuların yaklaşık %6’sında görülmektedir.

 

Sporcularda Bel Kayması Kendini Nasıl Gösterir?

 

Genç atletlerde tipik olarak kalçalara veya arka uyluğa yayılabilen, en yaygın olarak aktivite ile artan ve lomber omurganın hiperekstansiyonu ile şiddetlenen bel ağrısı olarak kendini gösterir. Klinik muayenede, lokalize hassasiyet, kas spazmı, hamstring gerginliği, azalmış lomber lordoz, fonksiyonel skolyoz ve daha yüksek derecelerde elle hissedilen lokal bir boşluk görülebilir. Hamstring gerginliği sonucunda yürüyüş paterninde anormallikler olabilir. Uyuşma ve karıncalanma gibi radiküler semptomlar nadirdir ancak ortaya çıkabilir. Bu durumlarda kapsamlı bir nörolojik muayene yapmak önemlidir ve L5 radikülopatisi ile uyumlu bulgular en yaygın olanıdır.

 

Sporcularda Ameliyatsız Bel Kayması Tedavisinin Etkinliği

 

Yapılan bilimsel çalışmalarda genç sporcularda genel olarak, %91 oranında iyi ile mükemmel arasında bir tedavi başarısı elde edilmiş. Radyolojik görüntülerde iyileşme olmasa dahi sporcuların şikayetleri ortadan kalkmış ve önceki atletizm seviyelerine geri döndükleri bildirilmiştir. Uzun vadede sporcuların sadece %22’si rekreasyonel aktivitelerinde düşüş yaşamıştır.

 

Kaynak: Long-term functional and anatomical follow-up of early detected spondylolysis in young athletes.

 

Genç atletlerin tedavisinde kullanılan en yaygın strateji genellikle rehabilitasyon ile birlikte korse kullanılmasını içerir. Müsabaka, yarışma ve antrenmanları geçici olarak kısıtlanması genellikle gereklidir. Birkaç çalışmada, çoğunlukla pediatrik popülasyonlarda en az 3 ay boyunca tek başına aktivite düzenlemesi bile iyi ila mükemmel arasında sonuç vermiştir.

 

Kaynak: Lumbar spondylolysis in children and adolescents. Morita T, Ikata T, Katoh S

 

Sporcular arasında genellikle 3 ay boyunca oyun bırakmanın performansı olumsuz etkileyebileceği endişesi olsa da, bel kayması olan futbolcularla ilgili yakın tarihli bir araştırma sonuçları bu endişenin gereksiz olduğunu göstermiştir. Spora ara vermeyip brace kullanarak oynamaya devam etmeyi seçen oyuncularda önemli ölçüde daha düşük spor performans gösterdiklerini bulmuştur. 3 ay dinlenen oyuncularla karşılaştırıldığında, dinlenen sporcular daha etkili performans göstermiştir. Dinlenme ve spordan uzak tutma ile ilgili süre konusunda tartışma olsa da, literatürde bir dinlenme süresinin şart  olduğu ve sporcuların sporlarına dönmeden önce ağrısız olmaları gerektiği konusunda geniş bir fikir birliği vardır.

 

Kaynak: Lumbar spondylolysis in pediatric and adolescent soccer players. El Rassi G, Takemitsu M, Woratanarat P, Shah SA.

 

Sporcular Ne Zaman Bel Kayması Nedeniyle Ameliyat Olmalıdır?

 

Ameliyatsız tedavilerde 6 aylık bir süre sonunda iyileşme görülmez ve hala sporcuların şikayetleri devam ediyorsa ameliyat şart hale gelmektedir. Bunun yanı sıra 3. Ve 4. Seviye kayması olan ergenliği bitmemiş sporcuların ameliyat olması şarttır. Yapılan çalışmalar, ergenliği bitmemiş sporcularda 3. Seviyede olan bel kaymasının büyük oranda ilerlediği görülmüştür. Bu nedenle erken dönemde müdahale edip cerrahi tedaviye almak bu sporcular için daha koruyucudur.

Kaynak: Spondylolysis and spondylolisthesis in the athlete. Tallarico RA, Madom IA, Palumbo MA.

 

Ameliyat Sonrası Spora Dönüş

 

Spora dönüş oranları ameliyat tekniğinden ve cerrahın tedavi stratejisine göre oldukça değişkenlik göstermektedir. Bu konuda literatürde kesin bir fikir birliği olmamakla birlitke bazı raporlar bulunmaktadır.

 

Cerrahlar, hem yüksek dereceli hem de düşük dereceli kaymalar için beden eğitimi dersi, düşük seviyeli ve temassız sporların 6. ayda yeniden başlamasına izin verdikleri görülmüş. Temas sporlarına çoğunlukla 1 yılın sonunda izin verildiği görülmüş. Ancak düşük dereceli kaymaların %14’ü ve yüksek dereceli kaymaların %21’inin bu sporlara asla devam etmemesi gerektiğine inanmaktadır. Rapora katılan cerrahların %49 ila %58’i çarpışma sporlarına asla devam edilmemesi gerektiğine inanmaktadır. Mümkün olsa ameliyat sonrasında spordan 1 yıl süreyle alıkoyacaklarını belirtmişlerdir.

 

Kaynak: Current concepts in the diagnosis and treatment of spondyloyisis in young athletes. McCleary MD, Congeni JA.

 

Tipik olarak, sporcuların ameliyattan sonraki 1 yıl içinde müsabakalara geri dönmelerine izin verilir. Pars tamiri yapılan hastalar rehabilitasyon ve fonksiyon geri kazanımı açısından teorik avantaja sahiptir ve bu hastalar üst düzey rekabete dönebilmektedirler.

 

Bel Kayması İle İlgili Sıkça Sorulan Sorular

 

Bel kayması olduğumu nasıl anlarım?

 

Dışardan veya hisle belde kayma olup olmadığı anlaşılamaz. Bel kayması olayı santimlerle ölçülen bir şey olduğu ve derinde bir yapı olduğu için elle muayene ile olup olmadığı anlaşılmaz. Beldeki herhangi bir görüntü, belde kayma olduğuna işaret olmaz. Sağlıklı ve normal görülen bir belde kayma olmuş olabilir. Aynı şekilde aşırı çukurlu bir bele sahip olmak da belde kayma olduğu anlamına gelmez. Belde kayma olup olmadığı kesin olarak radyolojik görüntüleme ile tespit edilebilir.

 

Belde disk kayması nasıl tedavi edilir?

 

Belde disk kayması olarak sorulsa da burada bir disk kayması söz konusu değildir. Bu nedenle diski yerine oturtma gibi tedaviler gerçekçi tedaviler değildir. Belde disk kaymaz, omurları bir arada tutan bağlarda zayıflama, esneme ve yıpranma oluşur. Bunun sonucunda omurlar birbiri üzerinde sabit duramaz ve çoğunlukla öne doğru kayarlar.

Bel kaymasında uygulanabilecek tedaviler fizyoterapi, enjeksiyon tedavileri ve ameliyat tedavisidir. Bunların dışındaki tedaviler bel kayması sonucu açığa çıkan şikayetleri ortadan kaldırmaz.

 

Bel kayması ne kadar sürede iyileşir?

 

Kişinin fiziksel durumu, rahatsızlığın derecesi, geçirilmiş ameliyatlar gibi bireysel faktörler iyileşme sürecini etkiler. Hafif derecede bir bel kayması olan ve aşırı kilolu olmayan bireylerde 3-4 haftalık tedavilerde sonuç alınabilirken, ileri seviye bel kayması olan kişilerde tedavi süresi 8-12 haftaya kadar uzayabilmektedir.

 

Bel kayması olan yürüyüş yapabilir mi?

 

Çoğu durumda bel kaymasında ağrı olmaz. Bu nedenle bel kayması olan kişiler yürüyüş yapamaz demek doğru değildir. Kişinin fiziksel durumu, kas gücü, dayanıklılığı, eklem sağlığı gibi faktörler yürüyüşün ağrılı olup olmamasını daha çok etkiler. Bu nedenle kişinin sahip olduğu problemden ziyade fiziksel kondisyonunu değerlendirmek daha doğru olacaktır.

 

Bel kayması cinselliği etkiler mi?

 

Eğer kayma sonucunda sinir sıkışması varsa ve bu sinirler cinsel organlara giden sinirler ise evet etkileyebilir. Bunun olması için S1 sinir kökünde sıkışma olması gerekmektedir. Eğer bu seviyede bir kayma varsa cinsel fonksiyonlar etkilenebilir.

 

Bel kayması egzersizle geçer mi?

 

Bel kayması egzersiz ile geçmez. Egzersiz ile bel kaymasının yol açtığı ağrı, kısıtlılık ve diğer şikayetler ortadan kaldırılabilir. Bu durumda kişinin fiziksel durumu sağlıklı birinden fonksiyon olarak hiçbir farkı olmayacaktır.

 

Bel kayması olan kişi nasıl yatmalı?

 

Yüz üstü uyku pozisyonu bel kaymasında uygun olmayan bir pozisyondur. Yan yatarak dizlerin karna çekildiği pozisyon en ideal pozisyondur. Özellikle ağrılı dönemlerde yüz üstü uzanmamalı ve gün içerisinde yüz üstü yatmamaya özen gösterilmelidir.

 

Bel kayması tedavisi hakkında detaylı bilgi almak için bizimle iletişime geçin.

Adres tarifi için tıklayın.

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Scroll to Top
Scroll to Top
Telefon
whatsapp